
01 Temmuz Cum
|Nilüfer
ÖNCE CAN SONRA CANAN
Etkinlik Katılımcı Sayısı: 15 Yedek Katılımcı Sayısı: 5
Zaman & Mekan
01 Tem 2022 20:00 – 23:30
Nilüfer, Esentepe Mah İvazpaşa Sok Esenkent sitesi B2 Blok No:4/D, Esentepe, 16200 Nilüfer/Bursa, Türkiye
Etkinlik Hakkında
Ne kadar zor kendimi seçmek, kendimi önceliklendirmek!
Başkalarından gelen ricalara ne kadar da kolaylıkla kocaman bir “Evet”, hızlıca bir "Tabii" çıkıyor ağzımdan.
İçimde hep bir ses, bazı zaman cılız, bazı zaman gümbür gümbür: “Yine beni pas geçtin!” diyor.
Duyuyorum…
Bu muydu kadın olmanın a, b, c’si?
Şefkatli, nazik olmak, bakım vermek, özen göstermek bununla sınırlı mı?
En son ne zaman önce kendime evet dedim, kendimi buyur ettim?
En son ne zaman sadece kendim için çiçek açtım, serpildim, meyveye durdum?
İçimde, bana seslenen ve beni uyaran bir ses, şefkatli elini sırtıma koyuyor şimdi, çok iyi bildiğim ama unuttuğum bir sözü hatırlatıyor:
“Önce Can, sonra canan! Önce can, sonra canan..."
beni, kadim çember pratiğinde, yaşamdaki seçimlerimde, günlük hayat ritmimde önce kendime mevcudiyet sunmamın nice yollarını kâh oyun, kâh müzik, kâh yazıyla araştırmaya davet ediyor.
--------------------------
AÇ KAPINI
Kapında bir canavar var; aç, sinirli, saldırgan, gözyaşları içinde ve öfkeli.
Kapında bir canavar; uyuşuk, hareketsiz, kurban.
Kapında bir canavar var; acı içinde kıvranıyor.
Aç kapını ve aşkla karşıla kendini.
Özen, sabır ve şefkatle kucakla onu.
Kalk ve ona güzel bir sofra kur.
Sağlıklı ve ayık kalabileceği gıdalar sun ona.
Açlığını sağlıkla doyursun.
Dans et onunla...
Müziğin ritmine dalıp; onu, kendini, yolu unut.
Unutmasını sağla.
Kas katı kalmış bedenini ritimle, aşkla yumuşat.
Ona tertemiz bir su ver.
Bedenini, ruhunu, zihnini temizleyebilsin bu suyla.
Dinlenmesine izin ver.
Uyuşukluğuna, hareketsizliğine alan aç.
Yola çıkmadan sessizliği sağla.
Demlesin tüm geçmişi sessizlikte.
Ona bir yatak aç.
Sen her sabah aynı özenle, aynı şefkatle onu karşıla.
Saçlarını tara, süslü giysilerle şımart onu.
Tüm gün ona dünyanın en değerli şeyiymiş gibi hizmet et.
Çünkü onun tek ihtiyacı bu;
Görülmek, anlaşılmak, kabul görmek, sevilmek, affedilmek, onurlandırılmak.
Çünkü senin tek ihtiyacın bu;
Görülmek, anlaşılmak, kabul görmek, sevilmek, affedilmek, onurlandırılmak.
Kapını aç.
Hep burada olduğunu söyle ona.
Aybike Savaşır Serdar’ın “Aç Kapını” şiirinden bir derleme
Çembere Dair:
“Çember derin bir dinleme ve şahitlik pratiğidir; sohbet, diyalog, münazara değildir. Karşılıklı konuşulmaz, birbirine yanıt verilmez, yorum yapılmaz. Konuşma objesini tutan kişi sözle ya da başka bir şekilde kendini ifade eder, diğer herkes can kulağıyla ve tüm mevcudiyetiyle bu kişiyi dinler, şahitlik eder. Çember, şifalı bir dokunuşu olsa dahi bir grup terapisi ve yüklerimizi boşaltma alanı değildir; öz kaynaklarımızı keşfedebileceğimiz, kendi yaşamlarımıza şahitlik ettiğimiz ve ihtiyaç duyduğumuz cesareti topluluk dayanışmasıyla aktive edebileceğimiz bir pratiktir. Bu pratikte, bir şeyleri şifalandırmaya çalışmayız; çemberin şifası tam olarak bu koşulsuz, gündemsiz mevcudiyet ve şahitlik alanı olmasından kaynaklanır. Çember pratiği kendi içsel rehberliğimizle temas etmemize destek amaçlıdır; iyileştirici etkileri olabilmekle birlikte terapi niteliği taşımaz.”
Kapak Fotoğrafı: Filiz Telek
Kolaylaştırıcı:
Aliye Burcu Ertunç
burcuertunc@gmail.com
2012 yılında ilk kez Çember’e oturdu ve büyük dönüşümü o gün geri dönülmez şekilde başladı. Yolculuğu, kendinden kendine bir yolculuktu, birçok rehbere ve ustaya ihtiyacı vardı. Doğa, zanaat ve Çember Burcu’ya şefkatli, hakikî, sevgi dolu ustalar oldular. Kendisiyle, içinde bulunduğu küçük topluluk ve daha geniş halkalardan tüm gezegene yayılan ilişkilerinin temel yapı taşının iletişim ve bağ kurmak olduğunu ve bunun da insan olmanın bir sanatı olduğunu usul usul anladı. Burada, Kadınlar Şifadır platformunda kadınların, kendilerini ve kabilelerini bulmalarına şahit olmak istiyor, bu büyülü süreçte onlara kulak vermek, onlarla birlikte öğrenmek ve ihtiyaçları olduğunda onlara, Çember’de olmaya dair destek vermek için bulunuyor.