top of page
BAĞLIYIZ BİRBİRİMİZE
BAĞLIYIZ BİRBİRİMİZE

06 Mayıs Cum

|

Nisbetiye, Nispetiye Cd, Beşiktaş/İstanbul, Türkiye

BAĞLIYIZ BİRBİRİMİZE

Yüzyüze Kadın Çemberi

Bu etkinlik için kayıtlarımız kapanmıştır
Diğer etkinlikleri gör

Zaman & Mekan

06 May 2022 19:00 – 22:30

Nisbetiye, Nispetiye Cd, Beşiktaş/İstanbul, Türkiye

Etkinlik Hakkında

Sendeki beni görmeye gönüllüyüm

Bendeki seni görmeye razı mısın?

Gözlerim senden görür dünyayı

Ellerim senden bilir toprağı

Sana dokunurum kendime duyduğum şefkatle

Sana dokunurum kendime dokunduğum gibi.

Yüreğimde bir ince sızın,

Geçmişim ayak izlerini saklar.

Bağlıyız birbirimize kocaman kırmızı bir urganla.

Sende ne var benden?

Anlatsana

Gözlerin ne görür?

Ellerin ne bilir?

Ayakların nereye yürür?

Anlat bana seni...

Anlat bana beni...

Aybike

Nisan, 2019

Urla

Bu şiiri bir kadın çemberi inzivasından sonra Çembere ithafen yazmıştım. Benim için 'ötedeki tekim' ile karşılaşmak gibi Çemberde oturmak. 'O'nun gözleriyle görmek dünyayı, 'o'nun elleriyle bilmek toprağı. Birbirimize kocaman kırmızı iplerle bağlı olduğumuzun ve 'bir' olduğumuzun en görünür olduğu meydan benim için Çember.

Davetim baharın bereketini karşıladığımız 6 Mayıs gününü böylesine bir meydanda karşılamak. Yıllardır hasret kaldığımız yüzlerimize bakarak, şarkılar söyleyerek, dualar ederek karşılamak baharı. Dileklerimizi yazmak, çizmek ve Çemberin bereketli toprağına emanet etmek.

Bu davet; nicedir yüz yüze kavuşmaya hasret kalmış kız kardeşlere… Gelin beraber çıkalım bu büyülü meydana. Bu bereketli sofraya birlikte oturalım. Çemberden duyup, çemberden söyleyelim. Gelin hep beraber çemberde, çemberle tanış olalım.

Bu çember Armağan Ekonomisi ile gerçekleşecektir. Tüm detaylar kayıt formunda yer almaktadır.

“Çember derin bir dinleme ve şahitlik pratiğidir; sohbet, diyalog, münazara değildir. Karşılıklı konuşulmaz, birbirine yanıt verilmez, yorum yapılmaz. Konuşma objesini tutan kişi sözle ya da başka bir şekilde kendini ifade eder, diğer herkes can kulağıyla ve tüm mevcudiyetiyle bu kişiyi dinler, şahitlik eder. Çember, şifalı bir dokunuşu olsa dahi bir grup terapisi ve yüklerimizi boşaltma alanı değildir; öz kaynaklarımızı keşfedebileceğimiz, kendi yaşamlarımıza şahitlik ettiğimiz ve ihtiyaç duyduğumuz cesareti topluluk dayanışmasıyla aktive edebileceğimiz bir pratiktir. Bu pratikte, bir şeyleri şifalandırmaya çalışmayız; çemberin şifası tam olarak bu koşulsuz, gündemsiz mevcudiyet ve şahitlik alanı olmasından kaynaklanır. Çember pratiği kendi içsel rehberliğimizle temas etmemize destek amaçlıdır; iyileştirici etkileri olabilmekle birlikte terapi niteliği taşımaz.”

Kapak Fotoğrafı: Filiz Telek

KOLAYLAŞTIRICI:

Aybike Savaşır Serdar 

aybikesavasir@hotmail.com

Aybike; 2016 yılında lohusalığının derin karanlığından yeni çıkmışken oturdu ilk çemberine. O günden beri çemberin büyüsüne, şifasına, gizemine teslim olarak yürür yolunu. İçinden doğan yepyeni Aybike’yi hayretle izler. Yeni Aybike; nakşeder, dans eder, kadınlara ve varoluşun her haline âşık olur, yürür kendine doğru. Şiire kanallık eder, kızına annelik… Çemberin çırağı, eşinin yoldaşı, bacılarının bacısıdır. Her gün mutlaka düşer ama küçük kabilesinin desteği ve ilhamıyla her gün yeniden kalkar. İkiliğin içinde BİR’liğe hasrettir Aybike. Aşk için, aşkla var olmanın daimi talebesi.

Share this event

bottom of page